İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kardeş Kıskançlığı Nedir, Nasıl Önlenir

kardes-kiskancligi

Kardeş Kıskançlığı Nedir, Nasıl Önlenir

Yazan: Psikolog, Samime Ünlü Sonugüler

Kıskançlık bireyi mutsuz eden ve huzursuz eden bir duygudur. Tanım olarak, sevilen birisinin başkalarıyla paylaşılmasına katlanamamaktır. Aşırı düzeyde olması kişinin kendi dünyasını ya da karşısındakinin dünyasını karartabilir. Eğer kişinin ilişkilerini zedeliyorsa mutlaka psikolojik yardım alınmalıdır. Yaşamın her döneminde görülebilir fakat çocuklukta daha çok yaşanır.

Gerçekçi davranmak “leyleklerden” daha kabul edilebilirdir

Eskiden bebekleri leylekler getirirmiş. Evde leyleğin getirdiği bir bebek ve onun etrafında pervane olan yetişkinleri gördüğünde, çocuğun yaşadığı travmayı düşünebiliyor musunuz?

Günümüzdeki çocuklar, kardeşlerini anneleri ve babaları getirdiği için daha şanslılar sanırım.

Kardeş kıskançlığı, eve yeni gelen bebekle birlikte büyük kardeşin artık eskisi kadar sevilmediğine inanmasıyla birlikte başlar. Çocuk anne babanın ilgisini kardeşiyle paylaşmak istemez. Kardeş kıskançlığı evrensel bir duygudur. Kardeşi olması için ısrar eden çocuklarda bile yaşanır. Çocuk kıskançlık, üzüntü, küçük düşme korkusu, can sıkıntısı, öfke, nefret, intikam alma gibi olumsuz duygularla, sevgi, koruma, yakınlık hissetme gibi olumlu duygular arasında gelgitler yaşar.

Çocuk ilgi ve şefkat beklentisi içindeyken, kendini başka bir çocukla kıyaslama içinde bulur. Oysa o güne kadar her şey nasıl da farklıdır. Şimdi anne babasının sevgi ve ilgisini kaybetmekte midir? Evet, anne ve babanın ve diğer kişilerin küçük bebeğe karşı gösterdikleri aşırı ilgi bunu işaret etmektedir. İşte çocuk bu düşüncelerle, önleyemediği bir kıskançlık duygusunun içinde bulur kendini.

İlk çocuk anne baba için çok özeldir, tüm ailenin ilgisi onun üzerindedir. Oyuncak, kıyafet, sevgi, ilgi hep onun içindir. Yeni kardeşin gelmesiyle birlikte çocuk, annesinin kendisini eskisi kadar sevmediğini düşünür ve bu yüzden acı çeker.

Kardeş büyüdükçe de ortaya çıkabilir

Bazı çocuklarda ise başlangıçta var olmayan kıskançlık duygusu, küçük kardeşin büyüyüp konuşmaya, gülmeye başlaması ile ortaya çıkar. Çünkü herkes yarım konuşan, gülücükler saçan bir minikle daha çok ilgilenir. Bu durumlarda büyük çocuk, küçüğe vurabilir, zarar verebilir, ağlatabilir. Tüm bunları yaptığında anne kızar, ama olsun, kızmak bile bir ilgi belirtisidir. Çocuk olumsuz bir ilgiyi bile tercih eder durumdadır. Aslında çocuk şunu demektedir: Anne benimle de ilgilen.

Bazı çocuklar da kıskançlık duygusunu dışa vurmazlar, içlerinde yaşarlar. Kardeşlerini seviyormuş gibi davranırlar ama eskiye göre daha durgun, içe dönük mutsuz görünürler.

Kıskançlık yaşayan çocuklar nasıl davranırlar?

Kuşkusuz kardeş kıskançlığı her çocukta aynı şekilde ortaya çıkmaz. Çocukların yaşına göre, cinsiyetine göre, anne babanın ve diğer aile bireylerinin tutumlarına göre davranışlar şekillenir.

1- Çocuk anneden uzaklaşabilir ya da daha çok yakınlaşabilir, deyim yerindeyse yapışabilir,

2- Alt ıslatma, parmak emme, bebeksi davranma, gereksiz ağlama, biberonla beslenme isteği, katı yiyecekleri reddetme, kendi başına yemek istememe gibi belirtiler görülür,

3- Anne baba ile birlikte yatmak isteyebilir,

4- Annenin sevgisini sık sık sorgulayıp, test edebilir,

5- Okula ya da kreşe gitmeyi reddedebilir,

6- Mastürbasyona yönelebilir,

7- Yemekten içmekten kesilip bir köşede kendi halinde oturabilir,

8- Baş ağrısı, karın ağrısı şikâyetleri görülebilir.

9- Oyuncaklarına karşı şiddet uygulayabilirler.

Çocuklarınızı cezalandırmak yerine kıskançlık duygularını yenmelerini sağlayın

Bazı anne babalar bu davranışların kıskançlıktan kaynaklandığını anlayamadıkları için çocuğa kötü davranıp ceza verirler. Bu çocuktaki kıskançlık duygusunu daha körükler.

Kuşkusuz anne baba için de baş edilmesi zor bir durumdur. Fakat tutum ve davranışlardaki bazı değişikliklerle sorun çözülebilir. Anne baba olumlu ve dengeli, davranmalıdır. Çözümleyemeyecekleri kadar had safhada davranış problemleri yaşanıyorsa mutlaka psikolojik yardım almalıdırlar.

1- Öncelikle çocuk, bir kardeşi olacağından, hamilelik sürecinden itibaren haberdar olmalıdır. Bebeğin gelişim süreci onunla paylaşılmalı, dışarıda bırakılmamalıdır. Bebek doğduğunda ise, asla kendini ihmal edilmiş hissetmemelidir.

2- Çocuğun hayatında bebeğin gelişiyle birlikte değişiklik yapılmamalıdır. Eski rutinini sürdürmesi sağlanmalıdır. Bebek olmadan baş başa etkinlik yapılabilir. Çocukla yapacağınız bir paylaşımı bebek yüzünden iptal etmeyin ya da ertelemeyin. Odasını bebek doğmadan önce ayırın, bebekten sonra bunu yapmanız çocukta dışlanmışlık duygusu yaratacaktır. Aynı şey kreşe göndermek konusunda da geçerlidir.

3- Bir bebeğin dünyaya geleceği çocuğa kitaplar, oyunlar aracılığı ile açıklanabilir. Çocuk kendini hikayenin kahramanı olarak hisseder. Ona kardeşinin dünyaya geldiğinde yapacaklarına ilişkin güzel mesajlar verilebilir.

4- Eğer çocuğun yaşı büyükse bebek için yapılacak olan hazırlıkları beraber yapılıp, eşyalarını birlikte alınıp, onun seçmesine izin verilebilir. Ayrıca onun için de istediği bir şeyler almak da iyi bir yöntemdir.

5- Özellikle bebeğin doğduğu ilk aylarda çocuk ilgisiz bırakılmamalıdır. Annenin ilgilenemediği zamanlarda diğer aile bireyleri bu görevi üstlenebilir. Böylece çocuk ilgi ve sevgi eksikliği hissetmez.

6- Ona kendi bebekliğinden bahsedilebilir. Birlikte fotoğraflarına bakılabilir. Bebeklerin bakıma muhtaç olduklarını, kendisinin de aynı süreçlerden geçtiği söylenebilir. Ona kardeşinin bakımında sorumluluk değil ama basit görevler verilebilir.

7- Aşırı sevgi ve ilgi göstermek de yanlış bir tutumdur. Aşırı ilgi, sevgi, kural koymama, hediyelere boğma gibi davranışlar da bazı davranış problemlerine sebep olur. Yeni bir çocuk sahibi olduğunuz için kendinizi suçlu hissedip bunu da çocuğa hissettirmemek gerekir.

8- Çocuklarınızı yaşları ne olursa olsun birbiriyle kıyaslamayın. Bu kıskançlığı artıran en önemli etkenlerdendir.

9- Bazı durumlarda anne baba çocuklarından birini tercih eder, diğer çocuklara daha mesafeli davranır. Bu cinsiyete, yaşa, akademik başarıya, çocuğun karakterine, fiziksel özelliklerine göre değişir. Bu tavır diğer çocuklarda mutsuzluk yaratır.

10- Bazen çocuklar ebeveynlerinin yanında kavga edip, birbirlerini şikâyet ederler. Bu tamamen ilgi çekmeye yöneliktir. Bu gibi durumlarda taraf tutulmamalı, sorunu kendi aralarında çözmeleri istenmelidir.

11- Çocuğa seni seviyorum mesajı sadece sözlerle değil davranışlarla da ifade edilmelidir. Duyguları asıl yansıtan davranışlardır unutmayın.

12- Çocuk kıskanıyor diye küçük bebek hakkında olumsuz sözler sarf etmemek gerekir.

13- Bütün olumlu tavırlarınıza rağmen davranış problemlerini aşamıyorsanız psikolojik yardım almayı deneyin.

Sevgili anne babalar, öncelikle şunu kabul etmek gerekir. Kardeş kıskançlığı doğal gelişen bir duygudur. Eğer çocuklarınıza eşit davranabiliyor, taraf tutmuyor, ilgiyi ve sevgiyi adaletli biçimde gösteriyorsanız sorun daha kolay çözülecektir. Unutmayın ki çocuklar kendilerinin değerli ve sevilebilir olduğunu hissetmek isterler. Bunu başardığınızda, sağlıklı bir ruh yapısıyla büyümelerine yardımcı olursunuz.

Sağlıklı yaşam, sağlıklı günler dilerim.

Bu yazı kanunen tescillenmiştir.

Fotoğraf: Luke Saagi

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir