İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kadınlarda Ağrı Kesiciler Neden Az Etkili?

Pexels’tan Andrea Piacquadio fotoğrafı: https://www.pexels.com/tr-tr/fotograf/kadin-yatakta-otururken-gri-kolsuz-bluz-3807733/

“Hâlâ Acıyor, Dedi”: Ağrı Kesiciler Kadınlarda Neden Erkekler Kadar Etkili Olmayabilir?

Calgary Üniversitesi’nden Profesör Dr. Tuan Trang liderliğinde gerçekleştirilen yeni bir çalışma, kadınların kronik ağrıdan erkeklere kıyasla neden daha fazla etkilendiğini ve ağrı kesicilerin kadınlarda neden erkekler kadar etkili olmadığını açıklayabilir. 2019’da yayımlanan Kanada Ağrı Görev Gücü raporu, kronik ağrının her yaştan kadında –çocuklar dahil– erkeklere kıyasla daha yaygın olduğunu ortaya koymuştu.

Veterinerlik Fakültesi ve Cumming Tıp Fakültesi’nde profesör olan Trang, “Hem erkekler hem de kadınlar ağrı yaşıyor, ancak her cinsiyet bunu farklı yollarla geliştiriyor,” diyor. “Bu çalışma, her cinsiyete özgü, belirli bir bağışıklık hücresi aracılığıyla işleyen çok benzersiz bir biyolojik süreci tanımlıyor.”

Neuron dergisinde yayımlanan çalışma, sinir hasarı veya sinir sistemi yaralanmasından kaynaklanan nöropatik ağrı üzerine odaklandı. Bu durumun en zayıf düşürücü belirtilerinden biri, normalde ağrıya neden olmayan bir uyarıdan ağrı hissedilmesiyle karakterize edilen allodini. Hafif bir dokunuş, sıcaklık değişimleri veya kıyafetlerin cilde teması gibi durumlar bile bu kişiler için dayanılmaz hale gelebiliyor ve bu durumun tedavisi oldukça zor.

Cinsiyete Özgü Ağrı Mekanizmaları

Fareler ve sıçanlar üzerinde yapılan çalışmada, her iki cinsiyette de ağrı sinyallerinin pannexin 1 (Panx1) kanalları aracılığıyla iletilebildiği bulundu, ancak bu süreç farklı bağışıklık hücreleri üzerinden gerçekleşiyor. Kadın kemirgenlerde Panx1’in aktivasyonu, ağrı hassasiyetini artırdığı bilinen bir hormon olan leptin salınımına yol açıyor.

Trang, “Bir sinirin yaralanması çok zayıf düşürücü olabilir,” diyor. “Ön klinik araştırmaların çoğu erkek denekler üzerinde yapıldığı için, tedaviler genellikle erkek temelli bir anlayışla geliştirildi ve bu da kadınlarda pek etkili olmayabilir.”

Kadınlarda kronik ağrı ile leptin seviyelerinin yükseldiği daha önceki çalışmalarda da kaydedilmişti. Trang, 1980’lere kadar uzanan araştırmalara atıfta bulunarak, insan kan örnekleriyle çalışan bilim insanlarının, kronik ağrı çeken kadın hastalarda, ağrı çekmeyenlere kıyasla kanlarında daha yüksek leptin seviyeleri bulduğunu belirtiyor.

Cumming Tıp Fakültesi’nde ağrı klinisyeni ve klinik doçent olan Dr. Lori Montgomery, “Klinikte, yıllardır kadınların erkeklere kıyasla kronik ağrıdan daha fazla muzdarip olduğunu biliyoruz ve bazı insanların tedaviye neden yanıt verip diğerlerinin vermediğini anlamak genellikle zor,” diyor. “Hem cinsiyet hem de toplumsal cinsiyet, daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyan önemli faktörler, ancak bu son araştırma, hastalar için tedaviyi kişiselleştirmenin ve daha etkili hale getirmenin yollarından biri olabilir.”

Çalışmanın Teknik Detayları

Çalışmanın ilk yazarları Churmy Y. Fan, Brendan B. McAllister ve Sierra Stokes-Heck.
Yayın Tarihi: 17 Mart 2025
Kaynak: University of Calgary

Bilimsel Referans:
Fan, C. Y., McAllister, B. B., Stokes-Heck, S., Harding, E. K., Pereira de Vasconcelos, A., van den Hoogen, N. J., Lima, L. V., Rosen, S. F., Ham, B., Zhang, Z., Liu, H., Zemp, F. J., Burkhard, R., Geuking, M. B., Mahoney, D. J., Zamponi, G. W., Mogil, J. S., Ousman, S. S., & Trang, T. (2025). Divergent sex-specific pannexin-1 mechanisms in microglia and T cells underlie neuropathic pain. Neuron. DOI: 10.1016/j.neuron.2025.01.005

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir