
Rahat nefes alabilirsiniz hanımlar: Jen Selter lordoz hastası ama atlar ölüyor
Yazan: İlşad Özkan
Yurtdışında “Instagram’ın en ünlü kıçı” olarak tanınan Jennifer Selter hakkında yazmayı istemezdim, fakat Jen Selter çılgınlığı yurdumuza da feci hâlde sıçradı. Gazetelerin internet siteleri “Fitness kraliçesi” diye yüzlerce fotoğrafını koydukları galeriler oluşturdu. Yetmedi, geçen gün de Cansu adlı Türk bir mankenle röportaj yaparak onun “cömert” pozlarından ve ne kadar Jen Selter’ı anımsattığından bahsettiler (gerçi o “ben daha uzunum!” diyerek ondan da iyi olduğunu iddia etti ama olsun, biz anlayacağımızı anladık). Artık ben de Türkiye’nin en çok okunan fitness yazarı ve en çok okunmuş “kalça büyütme yazarı” olarak, bu konuya el atmaya karar verdim. (Gerçek ve sağlıklı kalça büyütmek için: Evde kalça büyütme programı)
Her şeyden önce, Jennifer Selter’ın yarattığı büyük bir yanlış algı var: O, bir fitness’cı olmadığından, fitness kraliçesi de olamaz. Sadece kalça çalıştıran düşük şiddetli (ağırlık yönünden) antrenman programları paylaşıyor, işin garip yani, bazen gerçekten de zorlu programlar paylaşıyor ama bunları yaptığını ben görmedim, belki de takip etmediğimden görmedim ama sonuçta görmedim. Üstelik Jennifer’ın üst vücudu zayıf, fit ya da kuvvetli değil, bildiğin zayıf ve klasik eski tip bir mankenden pek de farklı değil. Allah aşkına, böyle sırtsız, omuzsuz, kolsuz fitness’cı olur mu? Kendi adıma, Jen ilk patladığında kısa bir süre sosyal medya hesaplarını takibe aldığımı söylemeliyim, ancak bir yıl boyunca kıçından başka hiçbir şey paylaşmadığı için artık aşırı itici ve rahatsız edici gelmeye başlamıştı. Gerçekten de, kıçından başka hiçbir şey paylaşmayarak 4 milyon insanın takip ettiği birinin var olması, insanlık olarak ne kadar çok gereksiz insan barındırdığımızın farklı bir tezahürü.

Jen Selter’ın sırrı
Daha önce dedim ki, söylemeyeyim, sonuçta insanları fitness’a heveslendiriyor ve bu iyi bir şey. Ancak, Jennifer sadece kıçı ve gelişigüzel paylaştığı antrenman programlarıyla yetinmedi. Vogue gibi birçok dergiye poz verdikten sonra bu genç arkadaşımız iyiden iyiye bir kanaat önderi olduğuna kendini inandırdı. Sağlıksız gece yaşantısını bir övünç sebebi gibi gösterdi ve Bilzerian gibi görgüsüz milyonerlerin kucağında pozlar vererek moral değerler hakkında takipçilerine net mesajlar verdi. Bu da yetmedi, fitness hakkında iyiden iyiye atıp tutmaya başladı. Öyleyse Jennifer, üzgünüm, sırrını açıklamanın vakti geldi.

Jen Selter’ın sırrı, hasta olması. Hastalığının adı “Lordosis”, Türkçesiyle “lordoz” yani derin bel çukurluğu, bir çeşit omurga eğriliği. Bu eğrilik sayesinde kıçınız bağımsızlığını ilan edebiliyor, tıpkı Selter’da olduğu gibi. Eğer onun gibi biraz squat yapıyorsanız ve ince kemikliyseniz, iyi kötü düzgün bir vücudunuz varsa kıçınız da oldukça çıkık oluyor. Açıkçası, Jennifer Selter’a gelmeden önce pek çok kadının lordozu olduğunu gözlemlemişizdir, çoğu da ondan geri kalmaz hatta belki daha çok beğenilebilir. Fakat, onlar kıçıyla poz vermemiş ya da verememişlerdir (mahalle baskısı annem). Jennifer ise Playboy modellerini aratmayan bir kişiliği olduğundan kısa yoldan meşhur olmanın belden aşağısını kullanmak olduğunu genç yaşta çözenlerden, “ünlüler” dünyasındaki pek çok meslektaşı gibi… Yani diyebiliriz ki, tek vasfı narsisistik bir insan olmasından başka, cinselliğin üzerine pornoya –henüz– varmamak kaydıyla acımasızca gidip bunu kullanması (tabii ki bunlar aslında “vasıf” değil bilakis vasıfsızlıktır).
İnkâr etmesi neden işe yaramaz?
Bütün ortopedi, fizik tedavi ve spor hekimlerinin kolayca tespit edebileceği gibi, Jennifer’ın kıçı çok gelişmiş değil veya sağlıklı ölçülerde kalmış dikkat çekici bir kıvrımı yok; Jennifer, aşırı ilerlememiş olsa da bir lordoz hastası. Bu, doğuştan da olabilir, sonradan gelişmiş de olabilir.

Sanırım bu iddiayı ilk dile getiren ben değilim ama bunu artık sebep-sonuç bağlamında açıklayan ilk kişi olabilirim. Jennifer’ın silikon gibi implant yöntemlerine başvurmadan birkaç yılda nasıl bu derece değiştiğine geçelim. Aslında, o gelişmedi ve bu yönde değişmedi. Evet, kalça hareketlerine bağlı bir miktar kalça kası büyümesi yaşamış ama Allah aşkına bakın, 4 sene önceki kalçasıyla bugünkü kalçası arasında ne kadar “kas farkı” var? Pek yok. Daha önemlisi, 4 sene önceki pozunda kalçasını içeri çektiği kolayca anlaşılabiliyor; 4 sene sonraki pozunda ise kalçasını meşhur pozlarındaki gibi çıkartmamış ama geriye doğru biraz gitmiş, çok bariz. Bir diğer nokta ise, lordoz çoğu durumda, kişinin hastalığına bağlı olarak ilerleme gösterir ve 20’li yaşlara ve hatta 20’den sonra da ilerlemesini sürdürebilir. Dolayısıyla üstüne bir de 4 sene önce lordozu bu kadar ilerlememiş de olabilir.
Hastalık ona fazladan ne “avantaj” sağlıyor?

Bu hastalığın ona sağladığı esas “avantaj”, sadece doğal duruşta kalçasının biraz daha çıkık durması değil. Hayır, esas olay, kalçasını çıkık yaparken bunu sıradan insanların yapamayacağı derecelerde yapabiliyor olması. Ayağa kalkın veya dört ayak olun ve deneyin, kalçanızı onun kadar çıkık yapmak istediğinizde bel çukurunuzda keskin bir ağrı hissedersiniz, bu, sağlıklı bir omurganın “ileri gitme” demek için kullandığı sinyaldir, daha ileri gidecek bir eğriliğiniz yoktur çünkü. Ancak Jennifer’ın böyle bir durumu yok çünkü zaten omurgasının bel bölgesi çökük, sağlıklı ve ideal bir omurgası yok. Kıza acıyacağımız yerde ona özenen kadınların çenesini çekiyoruz, iyi mi? Bana sorular geliyor, hocam kalçam ne olur buna benzesin, böyle de programınız var mı? Hayır, yok ve olmayacak.
Ama o pek hastaya benzemiyor…

Onun fotoğraflarına bakarak oldukça sağlıklı ve imrenilebilir olduğunu düşünebilirsiniz, hiç de hasta gibi durmuyor, değil mi? Daha önemlisi, muhtemelen “lordoz” diye arattığınızda karşınıza “ürkütücü” fotoğraflar buluyorsunuzdur. Ortopedistlerin örnek klinik vaka olarak seçtiği fotoğrafların çoğu oldukça vahim durumdaki hastalarındır, dolayısıyla fotoğraflarda buna bağlı olarak ileri düzey lordoz vakalarıdır ve size oldukça sert gelebilir. Hadi canım, şimdi Jennifer’da da mı bundan var, buna inanalım mı yani? Evet, inanın. Çünkü lordoz hastalığı, öncelikle, herkeste şiddetli seviyede gerçekleşmez. Hatta bazı özellikteki ilerlememiş lordozlar tedavi de edilebilir.
Lordoz birkaç türde ve seviye seviyedir. Bu anlamda, Jennifer’da çok ileri boyutta bir lordoz yok ama, kayda değer lordozu olduğundan da şüpheniz olmasın.
Faytona binme atlar ölüyor!
Aşağıda, çok güzel ve bence Jennifer’dan (ve hepimizden) çok daha iyi kalpli ve güzel yaşayan hayvanlar oldukları hâlde onun kadar talihi yaver gitmeyen bazı lordoz hastası atların fotoğrafını paylaşıyorum. Biliyorum, Jennifer’ın kıçına gösterdiğiniz ilginin yüzde birini bunlara göstermezsiniz çünkü bu kıçlar size “seksi” gelmiyor. Bana da Jennifer’ın hastalıklı kıçı seksi gelmiyor, aramızdaki fark bu. Ama biraz insanlığınız varsa Büyükada’da duyarsız ve duygusuz turistlerin keyfi için ölçüsüzce “sömürülen” atlara da biraz ilgi gösterin, bu canların bir kıç kadar kıymeti olsun, en azından sosyal medya hesaplarınızdan hayvan hakları savunucularının iletilerini paylaşın.

Kendi adıma, hayvanlara işkence yapanlardan tiksinirim ve tahmin edersiniz ki çok kızarım, öte yandan faytonculuğa karşı değilim ancak bunun hayvanların haklarına azami saygı gösterilerek sıkı denetim altında yapılması gerektiğini düşünüyorum. İyi beslenen, sağlıklı ve güçlü, yeterince dinlendirilen ve asla aşırı yükle Adalar’daki gibi yokuş yukarı sürülmeyen atlarla yapılmalıdır faytonculuk. Elbette, hayvanlara saygı ve sevgi gösteren bakıcı ve sürücülerle.
Bu atların içinde de lordoz olanlar olabilir, ancak onlar Jen Selter gibi Instagram hesaplarına kıçlarının fotoğrafını yükleyip 400 bin “like” almıyorlar, onların kaderi acılar içinde ölmek ölüyor.
Kafanızı hastalıklı kıçlardan kaldırıp insan gibi çevrenize bakıp biraz olsun duyarlı olabilmeniz dileğiyle, bu yazım tüm duyarsız insan hayvanları içindi. İlgilenenler internette “Faytona binme, atlar ölüyor” gibi aramalar yaparak ilgili gruplara ulaşabilirler.


Sonunda bu tezimi destekleyen ciddi bir Türkçe kaynak! Teşekkürler 🙂
Görünen köy kılavuz istiyor bazen 🙂
Hocam hareketleri yapatken catlaklar oluştu kalcamda bunun Icin önerdiğiniz bisiy var mi
Bu yazıda hareketler yok?
ben şok .. kitab cıkmışmı diye merak ettim neyle karsılastım :S acıkcası fitnessle ugrasan erkeklerin kalcaları jen inkinden daha sexsi bu gorünümde utanırım zaten gezerken millet popomamı bakıyo diye 😀 en iyisi kitabımı aliyim hareketlerimi yapim . Bildilendirme icin teşekkürler İlşad hocam
Rica ederim. Kitapla ilgili yorumunuzu da beklerim 🙂
biliyodum ya biliyodumm bişey olduğunu biliyodum 🙂