İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Fizyoterapi Usulsüzlükleri Ne Boyutta?

2025 yılı yeniden yayınlama notu: Aşağıdaki okuyacağınız yazı, sitemizin 10 yıllık aradan sonra yeniden açılması sonucu yayınlanmıştır. İlk yayın tarihi 2012’dir. Bu yazı, yazıldığı dönemdeki güncel olay, kişi, kurum, fiyat, ürün veya o döneme has bilgilere atıflar içeriyor olabilir. Bu unsurlarda değişiklikler olmuş olabilir. Yahut bahsedilen ürün, uygulama, hizmetlerle alakalı olarak yenilikler, çeşitlilikler, alternatifler de çıkmış olabilir. Aynı üründe farklı içerikleri olan ürünler çıkmış olabilir yahut ilgili ürün veya hizmetleri denetleyen kurum veya kuruluşlar değişmiş olabilir. Yazıda bahsedilen şirket, kurum ve benzeri her türlü tüzel kişilik el değiştirmiş olabilir yahut yetkilileri değişmiş olabilir; benzer şekilde bahsi geçen şahıslar iştigallerini değiştirmiş olabilir. Benzer şekilde zikredilen adres ve konumlar da artık geçerli ve doğru olmayabilir… Yazıyı okurken aradaki zaman farkını göz önünde bulundurarak her türlü bilgi, iddia ve tespitte aradan geçen bunca yıl içerisinde değişiklik olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurun ve gereken yerlerde bilgilerin geçerliğini kontrol ediniz.

Fizik Tedavi Usulsüzlükleri Ne Boyutta?

Yazan: İlşad Özkan

Sadece bir tane farklı merkeze gittim, her ay yaklaşık 300 resmî hastanın tedavi gördüğü büyük bir merkeze… Gördüklerim beni fazlasıyla kızdırmaya yetti; etkisi kanıtlanmış olan ultrason gibi basit bir uygulama bile, devlet tarafından karşılanmasına rağmen sırf ilgisizlikten, insana değer verilmediği için doğru uygulanmıyor, hastaların hepsinin tedavi hakkı, haberleri bile olmadan onlardan çalınıyordu… Şimdi merak ediyorum: Acaba ülkemizde daha kaç tane sorumsuz merkez devletten para almasına rağmen, insanların tıp bilimine olan inancıyla birlikte tedavi şanslarını da çalıyor? Acaba gözlemleyebildiğimizden daha büyük boyutta veya daha büyük öneme sahip usulsüzlükler de var mı? Halkımız, çoğunlukla işe yaradığı dünya çapında kanıtlanmış olan fizik tedavi uygulamalarından sırf sorumsuz merkezler yüzünden faydalanamıyor gibi görünüyor…

İki hafta önce bulunduğum şehirde, en çok hastası olan fizik tedavi merkezini gözlem amaçlı ziyaret ettim. Anadolu’nun büyük bir kentinde yer alan bu merkez, özel bir hastane grubuna bağlı. Bu merkezi, benim eğitim aldığım dört merkezle kıyaslıyordum ister istemez; malzeme, makine, alet ve personel bakımından maddi ve fiziki açıdan hiçbir eksiği bulunmayan bu merkezin hijyen durumunun çok iyi seviyede olmaması dışında hiçbir eksiklik yok gibi görünüyordu. Şehirdeki bu en büyük merkezi kapanmaya yakın ziyaret etmiştim ve “uygulamaları izleme” hevesim kursağımda kaldı diye düşünüyordum. Ancak odalardan birinde ultrason, elektroterapi ve sıcak uygulama için bekleyen iki hastanın varlığını son anda fark ettim. Hastalardan biri yatakta yatmış, beline yerleştirilen TENS (transcutaneous electrical nerve stimulation) ünitesi ve sıcak torbayla bekliyordu, diğer hasta ise terapinin başındaydı, henüz ultrason uygulaması yapılıyordu. Ultrason uygulamasının hatalı yapılması dikkatimi çekti; ultrason cihazının başlığı çok büyük çaplı daireler çizdirilerek kullanılıyor, uygulama çok hızlı yapılıyor, kemiklere gelip gelmediğine dikkat edilmiyor ve üstelik çok kısa sürede uygulama bitiriliyordu. Bunun üzerine tedaviyi yapanların eğitimini merak ettim, aldığım cevapta dört yıllık lisans mezunlarının ve iki yıllık önlisans mezunlarının terapileri uyguladığı cevabını aldım. Fizik tedavi hekimleri ise tabii ki uygulamalara nezaret etmiyordu ancak görünen o ki yanlış uygulamalardan ötürü sorumlu olduklarının da farkında değillerdi. İdareciler ise neyin nasıl olması gerektiği hakkında bir fikre sahip değildi veya bunu umursamıyordu; olur ya, sorumlu hekimler bile umursamadıktan sonra onlar neden umursasın?

Bilerek Yapılan Yanlış ve Eksik Tedavi Gelenek Olmuş

Ben iki hafta önce tanık olduğum bu yanlış uygulamanın münferit ve istisna olduğunu düşünerek o gün o merkezden ayrıldım. Ancak birkaç gün önce aynı merkezi ziyaret ettiğimde, o merkezdeki tüm hastalara yanlış uygulamalar yapıldığının, en azından ultrasonun tamamen yanlış uygulandığını dehşetle gördüm ve çok kızdım.

Merkeze ikinci gidişimde yanımda bulunan ve yakınım olan hastaya özensizlik ve yanlışlıkla tamamen baştan savma bir şekilde ultrason uygulaması yapılması beni şüphelendirdi. Yanlış uygulamayı yapan çalışan odadan ayrılınca onun odasına giderek ultrason uygulaması hakkında sorular sordum, sorduğum sorulardan uygulamayı bildiğimi anlayan çalışan bana uygulamanın nasıl yapılması gerektiğini sanki az önce içeride saçma sapan yanlış uygulamayı yapan kendisi değilmiş gibi tam ve eksiksiz olarak anlattı ancak yoğunluk ve vakitsizlik sebebiyle doğru yapamadığını da geveleme tarzında itiraf etmek zorunda kaldı. Eminim maaş zamanı geldiğinde “yoğunluk ve vakitsizlik” sebebiyle parasını almadığı hiç olmamıştır. Hâlbuki etik dışı bu tutumun yanı sıra o ve oradaki diğer tüm sorumlular kul hakkına da giriyorlar…

Ben onunla veya diğer çalışanlarla herhangi bir tartışmaya girmeyerek yanından ayrıldım ve bu usulsüzlüğün boyutlarını öğrenmek üzere hastalarla konuşmaya karar verdim. Kapanış saatlerine yakın olmasına rağmen olayın içyüzünü öğrenmeme yetecek sayıda hasta vardı. Konuştuğum hastaların tamamı adını bile öğrenmedikleri fakat tarifimi onaylayarak anlattıkları ultrason uygulamasında, uygulama süresinin 1-2 dakikayı asla geçmediğini söylediler. Hâlbuki 3 ila 6 dakika arasında değişen sürelerde uygulama yapılmalıydı. Aynı şekilde, uygulama alelacele ve büyüm daireler çizdirilerek yapılıyormuş.

Devletten Parasını Al Ama Tedaviyi Bilerek Yanlış Yap! Ne de Olsa Soran Yok…

Bu merkezde çalışanlar eksiksiz olarak maaşlarını alıyorlar, devlet ise her hastaya her seans için takdir ettiği ödemeyi eksiksiz yapıyor hastaneye. Buna karşın bu merkezde hastalara tedavi ve terapi hakkında hiçbir bilgilendirme yapılmıyor ve onlar insan yerine konulmayarak yanlış ve eksik tedavi alıyorlar. Bunu sorduğunuzda ise utanmadan “yoğunluk” gibi gerçek dışı bir bahane üretebiliyorlar.

Bu olaydan sonra şehirde görüştüğüm insanların fizik tedavi hakkında görüşlerini aldım, çoğu fizik tedavinin yararsız olduğuna inanıyor. Yanlış tedavi yapan merkezdeki hastalar da öyle söylemişlerdi ve birçok hasta daha önce de geldiğini ama bir fayda görmediğini dile getirmişti. Hâlbuki benim eğitim aldığım hastanelerde uygulamaların tam ve eksiksiz yapılmasına büyük bir özen gösterilir, hastalarla onların anlayabileceği dilde bilgilendirici ve rahatlatıcı iletişim kurmamız yönünde açık talimatlar verilir. Bize gelen hastalarda tedavi ve memnuniyet oranı yüksektir, buna karşın bu tip “usulsüz” merkezlerde hastaların tedavi ve memnuniyet oranı düşük. Her merkez devletten aynı parayı alıyor, ama görüldüğü gibi bazıları bu parayı hak ediyor, bazıları da etmiyor… Devlet mi? Devlet seyretmekle yetiniyor, sanki hasta kılığındaki müfettişlere merkezleri inceletmek çok zormuş gibi… Devlet, vergilerimizle bize hizmet verdiğini zannededursun, sorumsuz çalışanlar ve sorumsuz işverenler bu halkı kandırmaya, insan yerine koymamaya ve paralarını tıkır tıkır almaya devam ediyor. Sonuçta olan fizik tedavi uygulamalarının imajına ve vergilerimize oluyor, insanlar onun bir işe yaramadığını düşünüyor, vergilerimiz ise hak etmeyenlerin cebine giriyor.

Sağlık Bakanlığı da Çok “Yoğun” Olabilir mi?

Bakanlığın fizik tedavi merkezlerine el atmasının ve bir çekidüzen vermesinin zamanı çoktan gelmiş de geçiyor gibi görünüyor, yoksa istediği kadar düşüncesiz ve sorumsuz çalışanları olsun, hiçbir merkez bu kadar pervasız olmaya cesaret edemezdi… Neyse, belki devletimizin de “yoğunluk ve vakitsizlik” gibi uygar dünyada kabul görmesi mümkün olmayan bahaneleri vardır…

Bakanlık Harekete Geçmiyorsa Siz Geçirin

Bakanlık’tan konuyla ilgili bir gelişmeyi, en azından bu yazıdan sonra bekliyoruz. Ancak beklemeye devam ederken de siz vatandaşlara bir vazife düşüyor: Şahsınız veya yakınlarınızın aldığı fizik tedavi uygulamalarını inceleyin, devletin sizden aldığı paralarla size hizmet eden insanlara soru sormaktan çekinmeyin, hasta ve yakınları olarak haklarınız olduğunu asla unutmayın. Bu yazıda bahsi geçen ultrason uygulamaları içinse şu noktalara dikkat ederek işe başlayabilirsiniz:
Ultrason uygulaması esnasında, cihazın başlığı küçük dairelerle, yavaş fakat bir yerde fazla kalmadan mı kullanılıyor (bu doğru uygulama), yoksa acele, büyük, özensiz daireler mi çiziliyor,
Ultrason cihazının başlığı doğrudan kemik dokuda (eklem bölgeleri, omurga gibi kemiğin deriye yakın, arasında kas olmadığı bölgelerde) birkaç saniye de olsa kalıyor mu (bu yanlış),
Ultrason uygulaması (frekansa göre değişmekle birlikte) yeterli sürede yapılıyor mu (ortalaması 3-6 dakikadır),
Sizinle ilgilenen personel sizinle gerçekten ilgileniyor, sizi bilgilendiriyor mu (sırasıyla fizik tedavi hekimi, fizyoterapist, fizyoterapi teknikeri ve bunlardan yardım alamamanız durumunda idari yöneticiler)

Bu maddelerden birinde sürekli sorun yaşamanız veya yaşanan sorunları gözlemlemeniz hâlinde ilgili merkezi, mümkünse kanıt ve şahitlerinizle birlikte aşağıdaki silsileye uygun şikâyet edebilirsiniz:
SABİM (Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi) ki buna internetten veya 184 numaralı telefon hattından da ulaşılabilir,
İlçe, İl Sağlık Müdürlükleri,
Kaymakamlık, Valilik,
Sağlık Bakanlığı,
Başbakanlık

Şikâyetlerinizin alındığına dair belge veya evrak numarasını mutlaka alın ve konunun takipçisi olun. İlgili merkezlerin şikâyet ettiğiniz kurumlarca korunduğuna dair bir kanıt görürseniz bu suçu kanıtlarıyla birlikte savcılığa bildirin. Ben bu yazıda bahsettiğim merkeze hazırlıksız gittiğim için kanıt toplamadım, bu yüzden de merkezin ismini size vermedim ve ne yazık ki herhangi bir şikâyet yapamadım. Ancak eğer bu merkezle hasta veya hasta yakını olarak ilgim olsaydı bu rezalete seyirci kalmaz, gerekli kanıt ve şahitleri toplamaya çalışırdım.

Bu yazı kanunen tescillenmiştir.

Fizik tedavi usulsüzlükleri, fizyoterapi, fizik tedavi uzmanı, fizyoterapist, fizyoterapi teknikeri, elektroterapi, ultrason uygulaması, ftr, ft, fizzik tedavi merkezleri, sağlık alanı, hastaneler ve benzeri konular hakkında olup sağlık bilimleri, sağlık uygulamaları ve de sağlıklı yaşam konularıyla ilgili olan bu yazıda kullanılan telif haklarıyla korunan görseller: dogsbylori ve patrix Creative Commons lisanslarına uygun olarak kullanılmıştır.

8 Yorum

  1. Engin Yüksel Engin Yüksel 20 Eylül 2012

    Toplumu bu konuda bilinçlendiridiğiniz ve kendine gelmesini sağladığınız için sizi kutluyorum. Devletin bize verdiği sağlık hizmeti bedava ve lütuf değildir. Yıllarca tam olarak ödediğimiz sağlık piriminin karşılığıdır. Herkesin hak ettiğini tam alması için mücadele etmesi gerekmektedir.. Tekrar teşekkürler..

  2. umut umut 26 Ağustos 2013

    bu durumda öncelikli şikayeti sizden bekliyoruz doğrudan gözlemleyen birisi olarak
    kanunda uygulamalar durum fizik tedavi hekiminin tanı koyduğu hastaya fizik tedavi hekimi gözetiminde fizyoterapist ve fizik tedavi teknikeri yapar; 2 yıllık diye tabir ettiklerniz tenikerler ise fizyoterapist olmadığında bu uygulamaları yapar,uygulamayı dünyanın her yerinde 4 yıllık diye tabir ettğiniz fizyoterapist’in profesyonel olduğu alandır,uygulamanın tekniği fizyolojik özellikleri endikasyonlarını ve kontraendikasyonları bilip ,planlar,uygular dünyada da ülkemizde de,mesleğin tanımı böyle,bunda anormal olan bir şey yok ki

  3. Zafer Zafer 18 Şubat 2014

    Tanisima ozel hastanede FTR yapilacakti onerilen tedavi sekli Laser (12 dakika)+US (13 dakika)+Tense (20 dakika) +Eksersiz 15 seans 5,000 TL idi. Benzeri isi 320TL+SSK Odemesi ile yapan merkez ise Laser (3 dakika), US (4 dakika), CefarCompex (20 dakika w/HotPack, 15 dakika w/ColdPack)+ evde eksersiz olarak tanimladi. Farkin nedenini sordugunda ise her doktorun recetesi farkli burasi da ayrica bir ticarethane denilmis. Akabinde 15 seansin fark bedeli pesin talep edilmis. Genel uygulamada ise 15 seansin uzerine 5 gun daha veriyorlarmis. Zamanlamanin bu denli farketmesinin nedeni ellerindeki teknisyen ve cihaz sayisindan oldugu anlasilmis minimum zamanda maksimum hastayi iceri alabilmek. Doktorun 5 gun sonunda hastalarin durumunu kontrol etmedigi sadece 15 seans sonunda baktigi da bir gercek. Oysa tum hastalarin durumunu kontrol etmesi gerekirken o bununla ilgilenmiyor yeni hasta muayeneye devam ediyormus. Daha sonra rapor imzalatmaya geldiklerinde ise Laser 3 dakika US ise 5 dakika tense 20 dakika, Hotpack 20 dakika olarak yazildigina Itiraz etmis, kagit uzerinde duzelmis ama elektronik ortamda nasil gitti bilinmiyor. Ote yandan FTR merkezi sahibi de yeteri kadar maddi destek vermiyorlar maksimum 30 seans ile kisitladilar diye dert yaniyormus. Yeteri kadar kar yapmiyorsan usulune uygun yapmiyorsan neden hala bu isi yapiyorsun?

  4. Esma Esma 26 Temmuz 2014

    Ben bu bölümün ogrencisiyim staj yaptigim hastane bir devlet hastanesiydi ve benimle beraber 2 stajyer vardi 8 civarında fizyoterapist stajimda bende ogrendigim gibi uygulama yaptim ama yoğunluk bahane degil diyorsunuz ya ben normal surelerde uygulama yaparken beni ayni anda 3,4 oda bekliyordu yani 6,8 kisi yapar yogunluktan aglamak istedigim gunler oldu . Her yandan sesleniyorlar , kendiliginden kalkip giden, bana bagiranlar oldu yogunlugu görüp bekleyenler de oldu evet sikayet etmek hakkiniz tedavi bu ama bu devlet o hastaneye yeterli tekniker atamadikca ben bunun asilacagini düşünmüyorum . Bilemiyorum gittiginiz yerlerde tekniker ve fizyoterapist sayisi nedir yeterlimidir ama benim calistigim hastanede degildi bu açıdan da düşünün istedim.

    • Bahsettiğim yer özel bir tedavi merkezi, devletle anlaşmalı ve her hasta için para alıyor, ayrıca özel hastaneler hastalardan da katkı payı alabiliyor. Bu durumda hem devletin hem de şahısların ödediği satın alınmış bir hizmet söz konusu. Kapasiteniz yoksa almazsınız hastayı, başka merkezlere yönlendirirsiniz. Yoğunluk gibi bir bahane olmaz özellerde eğer olağanüstü şartlar söz konusu değilse. Size kolay gelsin, başarılar dilerim.

  5. sedat sedat 17 Ekim 2014

    Bel fıtığı na fizik tedavi uygulaması nasıl olur. Önce ultrasonmu ,yoksa tenslerle elektirik dalgalar ve hotpack uzerine koymayı sağlamak mı çünkü hep değişiyor bugün ultrason sürüyor başlıyor yarin tetens hotpack koyup enson ultrason koyuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir