Futbol Küçümsendikçe Büyümeye Devam Edecek

Futbol Küçümsendikçe Büyümeye Devam Edecek

Yazan: Düşekabin

Futbol, kendisini küçümseyenler çoğaldıkça büyümeye devam ediyor, edecek de. Futbolu sevmeyen güruhun, hadi sevmeyenler demeyelim, zira futbol bir kişinin zevk dairesine girmiyorsa, buna ancak saygı duyar futbolseverler, dolayısıyla “küçümseyenler” tabiri daha uygun zannımca. İşte futbolu küçümseyen bu güruhun futbol ve diğer sporlar mukayesesinde anlamadığı bir husus var: Sair sporların futboldan az ilgi görmesi, bir türlü toplumları etkisi altına alacak sıçrayışı gerçekleştirememesi zavallı ayak topunun suçu değildir. Biz futbolseverler bu tezi toptan reddeder ve çürütecek onlarca antitez sunabiliriz. Ama bazen gerek de duymayız, futbol keyfimizle baş başa kalırız.

Herkes bilsin ki bundan 5000 yıl önce Çin’de ayaklarıyla top tepen insanlar vardı ve bu insanlar müşterek bir hazda buluşmuşlardı. Şimdi LCD ekranlar karşısında türlü yiyecekler eşliğinde yaşanan futbol keyfinin tohumları o zamanlarda atıldı ve kusura bakmayın ama ta binlerce yıl önce Çinli bilgeler tarafından onaylandı bu oyun. İnsanlar ayaklarıyla bir şeyi itelemenin ve bunu yapanları seyreylemenin güzelliğine kendini kaptırdı.

Kesin olan bir şey var. Diğer sporlar futbol çok sevildiği için sevilmiyor ya da ilgi görmüyor değil. Onlar, futbolun doğaçlama cazibesi kadar yüksek bir cazibeyle doğmamışlar, doğuştan eksikleri var belki de. Örneğin geçen hafta İstanbul’da Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası düzenlendi. Kaç kişinin bundan haberi vardı veya yarışları yerinde izledi diye sormayacağım. “Kaç kişi yüzmekten ve yüzme yarışı izlemekten keyif alıyor?” diye sorsam daha yerinde olacak. Türkiye’nin yüzmede dünyadaki yeri (bir anlamda olmayan yeri) belli zaten. Bir ülkenin yüzmede başarılı olması için denizleri değil, havuzları olması gerekir gerçeğini bilmeyen bir nüfus elbette iyi yüzücüler çıkaramaz. Elbette yüzme yarışı izlemeyi de sevmez. Bunu başka birçok spora da uyarlayabiliriz. Su topu oynamak mı daha kolaydır yoksa futbol mu? Futbol ve belki biraz da basketbol dışındaki sporların hemen hepsi spesifik sporlar ve ilgi görmesi, sevilmesi futbolun itibarının düşürülmesiyle hatta yok edilmesiyle paralellik arz etmiyor. Tamamen kendileriyle alakalı bir durum.

Artık biz de yorulduk! Entellere futbolu savunurken “ama Albert Camüs de kalecilik yapmıştı, Da Vinci desen futbola bayılırdı,” argümanlarını kullanmak zorunda kalmak, çok net söylüyorum mahalle baskısıdır. Siz futbolu sevenler; sakın ola baskılara boyun eğmeyiniz ve futbolu sadece futbol olduğu için, mesela Messi’nin attığı estetik bir gol, Neuer’in yaptığı harika bir kurtarış, Premier Lig’deki seyirci uğultusu, Almanya’daki statlar, Arjantin tribünlerindeki haykırış, İtalya’daki itiş kakış için seviyorum deyiniz. Ya da demeyiniz, hiçbir şey kaybetmezsiniz.

Futbol, futbolu küçümsemek, futbolu beğenmeyenler, futbolu neden severiz, futbol sevmeyenler, futbolu eleştirenler gibi konular hakkında olup doğrudan spor hakkında olan bu yazıda kullanılan telif haklarıyla korunan görseller: Ali Brohi, Crystian Cruz ve Ali Brohi Creative Commons lisanslarına uygun olarak kullanılmıştır.