İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

“Koşmayın” Diyen Osman Müftüoğlu’na Niçin Katılmıyorum?

”Koşmayın” Diyen Osman Müftüoğlu’na Niçin Katılmıyorum?

Yazan: Hayri Özmeriç

Prof. Dr. Sayın Müftüoğlu’nun koşu konusundaki tespitleri hususunda muhtelif bakımlardan aynı görüşte olmadığımı üzülerek ve ısrarlar belirtirim. Şöyle ki:

Genetiğimiz Koşuya Müsaittir

1) Uzun süreli koşu, insanın genetik kodlamasına yaradılışından itibaren müsaittir. Taş devrinin, mağara devrinin insanı avını yakalamak, düşmanından kaçmak üzere genetiği koşuya uyumlu olarak kodlanmıştır.

Koşmak Stres Değil Mutluluk ve Canlılık Getirir

2) Yaygın psikoloji kitaplarının değerlemesine göre olgun yaştaki insanların koşması, onlara çocukluğun ilk neşeli koşmalı günlerinin canlılığını hissettirir, koşu stres değil aksine mutluluk yaratır, çocuklaştırır, gençleştirir (tıpkı hâlen her koşu sporundan sonra büyük bir haz ve mutlulukla duş alan 82 yaşındaki benim gibi).

Koşmak Zararlıysa ABD Başkanları Niçin Koşuyor?

3) Lütfen önyargılardan arınarak hatırlayınız ki tıp biliminin ve tıbbi donanımın en yüksek olduğu ABD’de son üç başkan da uzun mesafe koşmuş ve hâlen durumlarına göre koşmaktadırlar. Bütün bunlara rağmen ABD tıp çevreleri koşunun tehlikeli olduğunu ve koşmamalarını başkanlarına tavsiye etmemektedir. Bildiğim kadarın ile Al Gore seçimlere yakın dönemde Marine Corp. Maratonu, Washington DC’de 4:50:de koşmuştur, Bill Clinton başkanlığı döneminde 5000 metre koşusunda rekabet hissi ile derecesini en aşağı çekebilmek için Beyaz Saray’ın bahçesinde Başkanlık personeli ile kısıtlı olarak yarışma tanzim etmiş, maalesef 20:10: ile bitirmiştir. Keza Bush da düzenli koşuları hakkında demeçler dahi vermiştir.

Futbolcuların Tek Yaptığı Koşmak Değildir

4) Koşunun sağlıklı olmadığını belirtmek için futbolcuların koşusunu emsal almak gerçekten inanılmaz bir hatadır. Futbol koşusunda tempo bir anda zirveye çıkar bir anda dibe vurur (depart ve stop anları). Ayrıca sık sık çarpışmanın, sakatlanmanın oluştuğu bir aktivitedir. Özellikle kritik bir gol sonrasında sevinç gösterileri ile futbolcuların birbiri üzerine yığılması sonu oluşan sakatlıklar ilmi araştırmalara konu olmuştur (Bakınız: Dr. Bülent Zeren‘in araştırmaları). Nitekim böyle bir durum her hangi bir mesafede şampiyon olan sporcunun üzerine diğerlerinin acımasızca yığılmaları atletizm tarihinde görülmemiştir.

Dolayısı ile futbol karşılaşmalarındaki koşuların normal koşu egzersizleri ile aynı kefede değerlendirilmesi gerçekten tıbbî izahtan yoksundur.

Netice: Yukarıda arz edilen gerekçelerle koşunun sağlıksız bir egzersiz olduğunu iddia etmek; kavli mücerretten (sadece kişisel değerlendirmeden) başka bir anlam taşıyamaz.

Osman Müftüoğlu Ne Söylemişti?

Buraya yalnızca konumuzla ilgili kısmını alıntıladığımız Reha Muhtar‘ın yazısının tamamına şu adresten ulaşabilirsiniz: http://haber.gazetevatan.com/Haber/394701/1/Gundem

(…)

SAĞLIKLI YAŞAMAK İÇİN KOŞMAYI BIRAKIN; YÜRÜYÜN…
Neyse biz dönelim Osman Müftüoğlu’ndan aldığımız son bilgilere…
Bu bilgiler sağlıklı olmak isteyen herkes için geçerli…
“Koşmayı bırakın… Yürüyün…” diyor Osman Hoca…
Hoca’ya göre, “Uzun süreli koşma bizim insanın genetik kodlanmasına müsait değil… İnsan genetiğinde koşma eylemi, insanın kaçma ya da kovalama duygusunu hatırlattığından, stresi tetikliyor salgıladığı hormonlar yaşlanmayı artırıyor…
Oysa yürüme insan doğasına daha uygun bir eylem…
Günde bir saat yürüme, sağlıklı uzun yaşam için mükemmel bir egzersiz…”
İhsan Kalkavan’la meseleye daha fazla ilgi duymamızı sağlamak için Osman Hoca, konuyu futbolculara getiriyor…
“Eğer koşma çok sağlıklı bir şey olsaydı…” diyor;
“Dünyada en fazla koşan meslek grubu futbolcular… Bu durumda futbolcular dünyada en uzun yaşayan insanlar olurlardı… Oysa böyle bir veri yok… Tersine futbolcuların çok uzun yaşadıkları söylenemez… Hatta şöyle diyebiliriz… Futbolcular arasında en uzun yaşayanlar, kaleciler… Bu da koşma eyleminin uzun yaşam için gerekli olmadığını gösteriyor…
Osman Hoca sanıyorum bayramdan hemen sonra “uzun yaşayan insanların adası Sardunya’ya” gidecekmiş…
Ayşe’yle (Arman) beraber…
Uzun yaşayan adalıları yerinde incelemek amacıyla…
Sevgili Ayşe‘nin gazeteciliğine engel olmadan bir iki ayrıntı vereyim Sardunyalılarla ilgili Osman Hoca’nın ağzından…
Uzun ve sağlıklı yaşamalarının temel sırrı koşmuyorlar, ancak doğal yaşamlarının doğal sonucu olarak her gün kilometrelerce yürüyorlar…
Üstelik yokuş çıkarak, inerek, yani düz yolda değil…
İçtikleri şarabın üzümü, Ada’nın yüksek tepeleri fazla güneş aldığından, korunmak için yüksek antioksidan maddesi üretiyor…
Bu da direkt olarak şaraba yansıyor…
Sardunyalılar tahminlerin aksine fazla balıkla beslenmiyorlar…
Tepelerdeki köylerde, süt, yoğurt, tahıl temel beslenme maddeleri…
Ancak keyfililer ve stres üretmiyorlar…
Sohbetleri keyifli ve bu alzheimer gibi hastalıklardan uzak kalmalarını sağlıyor…”

Osman Müftüoülu, 2011

Bu yazı kanunen tescillenmiştir.

Koşu sporu, koşmanın yararları, koşmanın zararları, sağlık için koşu, koşmak, koşu egzersizine başlamak, koşuculuk ve benzeri konular hakkında olup sağlıklı yaşam (fitness) ve spor konusuyla ilgili olan bu yazıda kullanılan telif haklarıyla korunan görseller: mikebaird ve Cristiano Betta Creative Commons lisanslarına uygun olarak kullanılmıştır.


19 Yorum

  1. Kemal Siren Kemal Siren 18 Ağustos 2011

    Muftuoglu sagolsun bilmedigi ve hic bir arastirma yapmadigi konularda ahkam kesiyor ara sira.

    Kosmak hakkinda iki zit dusunce var. Bazi bilim adamlari insan vucudunun kosmaya yatkin olmadigini ve atalarimizin sadece yuruduklerini ileri suruyorlar. Hakikaten de insanlar diger bir cok hayvana kiyasla cok yavas. Hizli kosma kabiliyetimiz olmadigi asikar.

    Ama ayni zamanda, insan vucudunun uzun mesafe kosmaya cok yatkin oldugu yadsinamaz. Bazi gozlemler;
    -Guclu gluteus kaslari (yurumek icin gereksiz ama kosmak icin onemli),
    -Hayvanlar aleminin en iyi isi kontrol sistemi; Insanlar oncelikle terleyerek isi kaybediyorlar. Hayvanlarin cogu ya sadece ya da oncelikle nefes alip verirken isi kaybedebiliyorlar. Uzun sureli kosularda vucut isilari cok yukseliyor ve durmak zorunda kaliyorlar.
    -Kara hayvanlari icinde en iyi kani oksijenlendirme becerisi; hayvanlar en fazla adimda bir nefes alabiliyorlar. Insanlarda (iki ayak ustunde oldugumuz icin) boyle bir kisitlama yok.
    -Butun kosan hayvanlarda asil tendonu var, yuruyen hayvanlarda (sempanze) yok. Cunku yurumek icin asil tendonu lazim degil.
    -Kafatasinin arkasindaki nuchal ligamenti; bu sadece kosan hayvanlarda var ve kosarken basi sabit tutabilmek icin gerekli. Sempanze-domuz gibi yuruyen hayvanlarda yok, at-kediler ve insanlar gibi kosan hayvanlarda var.

    • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 23 Ağustos 2011

      Sayın Siren, olaya özetleyici teknik ölçüden bakan yo0rumunuza spor severler adına teşekkür ederim. Bu kıymetli bilgilere bir de olaya temel pratikler ölçüsünde bakan görüşü ilave etmek isterim. Bu görüş de; mağara devrinin taş oyuklar içinde yaşamını sürdüren ilkel insan gıda ihtiyacın8ın önemli bir kısmı olan hayvansal proteinleri de ancak avcılık ile karşılayabiliyor idi. Hiç bir teknik aracın olmadığı o çağlarda avcılık ancak taş ve sopa ile mümkün idi, bu ise insan oğlunun zaaman zamanh koşması ile gerçekleşebilir idi. Dolayısı ile insanın ilk yaradılışında vücut yapısının koşmaya göre kurgulanmış olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Yorumunu ve Zinde Türkiye sayfalarına katkılarınızdan dolayı spor sever olarak teşekkürlerimi sunarım.

  2. Mehmet Arısoy Mehmet Arısoy 2 Eylül 2011

    Selamlar,
    Hocama katılıyorum, koşmak insan için yararlıdır; öncelikle kalp ritmini, kalp atımını düzenler, kalbe giden kanı ve damarlardaki kan dolaşımını hızlandırır ve dolayısıyla vücuda giren oksijen miktarını arttırdığı gibi terleme yoluyla da vücuttaki zararlı toksinleri dışarı atmış oluruz. Ayrıca kondisyonumuzu arttırdığı gibi bu yüzdende kaslarımızın güçlenmesini ve dayanıklılığını dolayısıyla yaşlanmamızı geciktirir ben koşmaya karşı olmadığım gibi ancak şu konuda bir farkı söylemeden geçemeyeceğim önemli olan burada sadece koşmanın faydalı olup olmadığı değil önemli olan yaşa göre spor yapmak (veya koşmak) spor yapmak vücuda faydalı olduğu gibi ancak buna nazaran bilinçsiz ve cahilce yapılan sporda vücuda yararlı olacağına tam tersi zararı dokunur.

    Burada koşmayı ele aldığımız için konuşuyorum, yapacağımız sporu kategorilerine göre veya dalına göre değerlendirebiliriz bu ayrı bir konu ancak koşmak temel spordur ve sporun her dalında olan sporcu (çoğu) koşu yapar. Koşmak için sporcu olmak şart değildir biraz önce de değindiğim gibi sporu yaşa göre yapmak, evet, önemli olan budur. Ne kadar spor sağlıklı kalmak için yapılan bir aktivite ise sporu da sağlıklı insan yapar değil mi? Mesela sakat (felçli) bir insanı veya bacağı kesilmiş veya yeni yürümeye başlamış bebek, çok ateşli hasta bir insan vs bu gibi insanları koşturmak yarar sağlayacağına belki daha çok zarar verebilir işte bunun gibi de yaşlı bir insanı da koşturmak ona zarar verebilir.

    Yaşa göre egzersiz, yaşa göre koşu ve yaşa göre spor bence çok önemlidir.genç yaşta 13-14 yaşlarında koşuya başlamış buna devam etmiş veya hadi diyelim 40 yaşlarında da insan koşabilir faydası olur ancak siz 55-60 yaşından sonra bir insanı koşturamazsınız koştursanız bile ona faydası değil zararı dokunabilir kalp ritmi bozulabilir tansiyonu düşüp bayılabilir, düşerken başını vurup yaralanabilir veya düşer bir yerini sakatlar… Bu gibi insanlara ancak hafif jogging ve egzersiz (esnetme,germe) hareketleri yaptırabiliriz bence hatta 40 yaşlarındaki insanlara bile devamlı koşmanın zararı dokunabilir mesela koşu yaparken ara vermek, yürüyüş yapmak ,sonra tekrar koşu,egzersiz sonra tekrar koşuya devam gibi bu insanın (durumuna,yaşına,fiziksel şartlarına göre,hastalığı varsa ona göre) değişebilir kısacası sporu yaşa göre yapmak yaparken de ya azıcık fizyoloji ve insan biyolojisinden anlamak veya anlamıyorsak bir doktora görünüp (mesela koşmamda bir sakınca var mı?) tavsiyesini alıp ve bu işi uzmanı hocalarla yapmak bize daha faydalı olacaktır diye düşünüyorum.

    • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 6 Eylül 2011

      Aziz Mehmet, tatlı bir ifade ile dile getirdiğin yorumuna genelde katılıyorum.
      Ancak hemen belirtmek istediğim bir hususa işaret edeceğim. Gerçi sen de; 40 yaşından sonra koşmak tehlikelidir diyorsun ama hemen ilave ediyorsun, jogging veya yürüyüş yapılabileceğini söylüyorsun ki genel olarak çok doğru bir saptama. Bu hususa daha belirli bir açıklama getireceğim, her yaşta koşu sporu rahatlıkla yapılpabilir (düşünün ki 90 yaşında maraton koşan (42.195 Metre) insanlar var. Önemli olan her ne spor yapılırsa yapılsın; önce insan spor yaparken vücudunu dinlemeli, vücudundan gelen seslere çok dikkat etmelidir. Sporunu bitirdiğinde spor yaptığı ortamdan huzurla, zevkle, keyifle ayrılmalı, bu hisleri bütünüyle yaşar olmalıdır. Diğer bir ifade ile bir sonraki sporun zamanını istekle bekler psikolojide olmalıdır. Yaptığı spor ne olursa olsun, keyifle bitirmiyor ve bir daha spor yapacağı zamanı istekle beklemiyor, offfluyor, pufluyor ise, o spor o şahsa zarar vermektedir, ister genç ister yaşlı olsun. Müsaadenle kendimden örnek vereyim, halen 82 yaşını sürüyorum, geçmiş yıllarda yaptığım koşular dağların arkasında kaldı amma, şimdilerde hafif joglarla, dakikada 140 adım tempolu yürüyüş ile sporu büyük keyifle yapıyorum, sağlığımı da gençliğimde hiç spor yapmamış bir kişi olmama rağmen 55 yaşlarından sonra başladığım ve yıllar boyu disiplinle devam ettiğim koşu sporuna borçluyum. Tabiatı ile son aylarda yaşımın gereklerine uyarak joggingi yürüyüşle karıştırarak sporuma devam ediyorum.
      Yaşam boyu esenlik ve mutluluklar dilerim.

    • CELAL CELAL 25 Ocak 2012

      Mehmet Bey 40 yasindan sonra kosmak zararlidir gorusunuze katilmiyorum.Kalp,seker ve asiri kilolariniz yoksa kosmak zararli degildir.Doktorum yuksek kolestrolum var deyince 50 sinden sonra kosmaya basladim.4 senedir devam ediyorum.Haftada 3 kez 3-5km hafif tempoda kosuyorum.Sadece hap kullanmadan kolestrolu dusurmekle kalmayip bir cok faidesini gormekteyim.
      Kosmak benim icin zevkli bir hobi oldu vesselam.

      • hasan kolay hasan kolay 29 Temmuz 2012

        mehmet bey saygilar sunuyorum,
        Bende yuksek kolesterol sebebi ile kosuya basladim. Fakat su an itibari ile kosu bende bir hayat bicimi haline geldi. Gunduz olan is tempo ve stresini de kosu ile yendim. Aksam spor sahasinda yaklasik 2, 5 km kosuyorum. 37 yasindayim. Gunduz isyerinde daha zindeyim. Sabahlari ayri bir tatlilikla kalkiyorum. Ayrica aksam saat 18:00 -19:00 arasi body yapiyorum. 22:00-23:00arasi kosuyorum. İsyerinde gunduz  aksam olsada kosuya gitsem diye dusunceye kapiliyorum. Bu yazdiklarim abartisiz. Bence herkez spor yapmali.

        • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 30 Temmuz 2012

          Değerli sporsever Hasan Kolay, spor ve skoşu konusundaki olumlu sözlerinize teşekkür eder ve sizi kutlarım. Samimi yazınızdan esinlenerek bence bir iki önemli hususa dikkatinizi çekmek isterim. Koşu sporuna başladım… diyorsunuz. Başlarken çok dikkat edilecek husus kendinizi ilk haftalarda veya aylarda zorlamamak oldukça hafif tempolarla ve araya yürüyüş kısımları ekleyerek vücudunuzun koşu yeteneğini geliştirmektir. “Oldukkça hafif tempolarla” dan amaç koşunuzu bitirdiğiniz anda ve sonrasındfa bitkinlik hissetmemek ve sabahına canlı ve zinde kalkmaktır. Şayet bitkinlik, yorgunluk hissederseniz çalışma temponuz ya çok hızlı veya çok uzun demektir. Temponuzu ve zamanınızı düşürmeniz gerekmektedir. Kolestrolunüzü kontrol ettirdiğinizi yazmanızdan dolayı doktor kontrolunu ihmal etmediğinizi düşünüyorum.

          İkinci işaret edeceğim husus; sizin yaşnız için koşu (kardiovasküler sistemi kuvvetlendirici çalışmalar – aerobik egzersizler)) haftalık koşu müddetinizin yüzde seksen’ini, germe ve ağırlık çalışmaları da yüzde yirmisini oluşturmalıdır. Örneğin haftada dört seferde otuzar dakikadan 120 dakika koşu antrenmanı yapıyor iseniz yine haftada 25 ilâ 30 dakika ağırlık ve germe yapmanız yeterlidir. 50 yaşındandan itibaren bu oran koşuda azalır, germe ve ağırlık çalışmalarında yükselir, örneğin 50 yaşındaki kişi %65 koşu %35 ağırlıve germe, 60 Yaşındaki kişi %55 koşu %45 ağırlık/germe yapmalıdır. Sağlıklı ve senlik dolu günler dilerim. Hayri ÖZMERİÇ

          • hasan kolay hasan kolay 31 Temmuz 2012

            Sayin Hayri Bey,
            Usenmeden yazmis oldugunuz Degerli bilgilendirmeniz icin sonsuz tesekkurlerimi sunuyorum.
            Cok guzel ifade etmissiniz. Doktor kontrollerimde inanin bu kadar detayli bilgilendirilmedim.
            Bunlari goz onunde bulundurarak calismalarima devam edecegim.kim bilir ogrenmemiz gereken daha ne kadar  bilgi var.
            Sonzuz saygilar sevgiler.

      • ERCAN KOLDAŞ ERCAN KOLDAŞ 9 Kasım 2012

        Selamlar, 55 yaşındayım daha önce düzenli spor yapmadım ve 2 yıldır haftada 3 gün en az 35 dk – 55 dk müddetle hafif tempoda koşmaktayım.İnanın psikolojime ve kilolarıma bile yansıdı ve 8 kg verdim ayrıca hiç olmazsa sağlık karnesini elime alıp dr.dr.gezmiyorum.Yüksek tansiyonuma bile iyi geldi.hayat buldum diyebilirim.Sigara ve içki hiç kullanmadığımdan artılarımızı yaşıyorum.Bu bilinci kendimize kazandıralım.

        • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 9 Kasım 2012

          Aziz Ercan, koşu sporundaki mutluluğunuzu sitemiz ile paylaştığınız için çok teşekkürler. Bu güzel örneği görmekten de ayrıca mutlu olduğumuzu ifade etmek isterim. Bu duygularla spor yaşamınıza bir iki katkıda bulunmak geldi içimden. Diyeceklerimin en önemlisi, mütevazi iş adamlarının ata sözü niteliğinde bir deyimi vardır, onu hatırlatacağım. “KÂR İŞİN DEVAMINDADIR” Gerçekten önemli bir başarıya imza atmışsınız, çok güzel ama bunun çok önemli bir sonucu da devamını sağlamak, kazancı devam ettirmektir.

          Bu yorumumuzda başarınızın devamı için nelere dikkat etmeniz, bu işin püf noktaları nelerdir konularında sitemizde yazdığımız iki makaleyi ayrıntıları üzerinde dikkatle durarak incelemenizi önereceğim. Çünkü; başarıyı muhafaza etmek, ona ulaşmaktan daha zordur.

          Bu makalelerimizin manşeti: SAĞLIK İÇİN SPOR, BAŞLAMA VE DEVAMI İÇİN TEŞVİK YÖNTEMLERİ yayın tarihi 07.06.2011 – ikincisi ise SAĞLIK İŞÇİN SPOR YAPMADA UYGULAMA KOLAYLIKLARI yayın tarihi 15.06.2011
          https://zindeturkiye.com/saglik-icin-spor-yapmada-uygulama-kolayliklari
          https://zindeturkiye.com/saglik-icin-spora-baslama-ve-devami-icin-tesvik-yontemleri
          Çlışmalarınızda başarı ve esenlik dileklerimle – Hayri Özmeriç

  3. buse buse 4 Ocak 2012

    slmlar
    ben 30 yaşındayım koşmak koşmak koşmak istiyorum.sadece manevi desteğe ihtiyacım var.yardımcı olabilirmisiniz?

    • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 4 Ocak 2012

      Koşma özlemini içten gelen seslerle ifade eden bir gence yardımcı olmak buyuk bir keyif, memnuniyetle yardım etmeyi isterim, muvaffak olursam da çok mutlu olurum. Her şeyden once koşu sporuna başlamak icin yaşın ve fizik durumunuzun temel etken olmadigını soylemek isterim, temel unsur kosu sporuna baslamaya dört dörtlük karar vermek isin olmazsa olmazıdır. Eşe dosta, uzak yakın arkadaşlarınıza “BEN SPORA BAŞLIYORUM” demek için içinizde bir arzu uyanıyorsa hiç kalkışmayınız. Bunu soylememin temel nedeni temel kural olan disiplinli çalışmayı ihmal edeceğiniz için SAKATLIKLAR SİZİ KÖŞE BAŞINDA BEKLİYOR OLACAKTIR. Size yapabileceğim ilk yardım: EVVELA KOŞU SPORUNA CİDDİ VE DİSİPLİNLİ OLARAK BAŞLAMAYA KARAR VERMEK

      • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 4 Ocak 2012

        yukarıdaki yorumun devamı: koşmaya ciddi surette karar vermek ayni zamanda gunluk yaşamınızda koşu sporuna oncelik tanımak diğer yaşam proğramlarınızı buna gore tanzim etmek ve bundan da keyif alabilmek anlamındadır. Bundan sonrası corap söküğü gibi gelir. Başlamak için teknik kurallara gelince: evvela 3 ay boyunca 30 dakikalik tempolu yürüyüşlerle (dakikada ilk gunlerde 130 atım, iki-üc hafta sonra 140 adım tempolu yürüyüşler) Bu yürüyüşler rahatsız edici yorgunluklara sebep olmadığında 3 ay sonunda iki dakika yürüyüş/ iki dakika koşu karışık programına başlanmalı. Temel kural vücudunmuzdan gelen sesleri dinlemek. (Eylül/2011 de Mehmet Aksoy’un yorumuna verdigim cevabı okuyunuz lütfen) Vücudunuzdan gelen sesleri dinleyerek koşu zamanını (dakikasını) artırarak yürüyüş/koşu antrenmanlarına devam ediniz. örneğin 3 dak koşu/iki dakika yürüyüş, 5 Dakika koşu/2 dakika yürüyüş gibi… ta ki asgari 20 dakikalık koşu bölümünü fevkalade yorgun hale düsmeden bitirinceye kadar. Bu duruma geldiğinize yavaş yavaş daha teknik antrenman sistemlerine başlamak durumuna gelebilirsiniz. Böyle bir duruma geldiğinizde koşudan beklediklerinizi, neler yapmak istediğinizi belirlediğinizde elimden geldigince teknik olarak sizi asiste etmekten memnun olurum. ÖNEMLİ NOT. bu kadar ayrıntı benim için çok derseniz, sporun doğasında olan sakatlıkların sizi köşe başında beklediğini hatirinizdan çıkarmamanızı dilerim. Üst kademeleerdeki koşu sporuna başlamadan da ciddi bir efortlu test yaptırmayı ihmal etmeyin. Mutluluklar esenlikler dilerim.

        • bulsesenel bulsesenel 5 Ocak 2012

          hepsini dikkate alacağım çok teşekkür ederim.kesinlikle başaracağım

          • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 5 Ocak 2012

            Aziz Bulsesenel, kararliliginiza mutlu oldum.
            Sizi motive etmek icin sitede yayinlanan ozgecmisimin ana hatlarina cok kisa deginecegim. Elli yasina kadar spor ve kosu ile hic alakam olmadi ve kilolu bir yapida idim. otuz senedir spor yapiyorum ve iki sene evvel 80 yas kategorisinde Balkan atletizm sampiyonasinda bes bin metre birincisi oldum. Bunun anahtari aklimin erdigince bilincli spor yapmak. kararinizda israr ediyorsaniz bu sitede spor konusunda yazdigim makalelere lutfen bir goz atiniz.. Simdiden basarilar dilerim.

  4. Hazar Gönenç Hazar Gönenç 6 Ocak 2012

    Yılbaşı gecesi saat 01:00 civarı son sigaramı içtim ve 1 ocaktan beri hergün caddebostan-bostancı sahilinde koşuyorum, sigarayı da bıraktım.(günde 1 paket içerdim) Dün bostancıdan fenerbahçeye dek hafif tempo aralıksız koştum (32 dakika tuttu) daha koşacaktım da sahil yolu bitti. serin ve ferah ortamda koşmak gerçekten çok rahatlatıcı ve daha önce defalarca sigarayı bırakabilmeyi denemiş biri olarak söylüyorum, sigarayı bırakmada en güçlü çözüm koşmak, yalnız biraz da zorlamak. Saygılar.

    • Hayri Özmeriç Hayri Özmeriç 7 Ocak 2012

      Aziz Sporsever Hazar, sigarayı bıraktiginiz icin sizi en icten duygularla kutlarim, hayatinizin en onemli kararini vermissiniz. lutfen bu kararinizda bir muddet (yaklasik asgari bir ay) elinizden geldigince butun gucunuzle israrli olunuz. Bazi gunler olacak bir tane tutturmeyi cok isteyeceksiniz, iste o bir tane bu cok onemli kararinizdan donmenize sebep olur. Sigarayi biraktim, nasil olsa tekrar da b,irakabilrim deyip kesinlikle kararinizdan donmeyiniz, sigaraya el surmeyiniz. Bunu israrla soylyorum cunku elli yasima kadar agir sigara icicisi idim, biraktim, hayatim cok daha guzel oldu, mutlu oldu. Sizi tekrar kutlarim selam ve esenlik dileklerimle
      hayri ozmeric

  5. bulsesenel bulsesenel 16 Ocak 2012

    HAYRİ HOCAM merhaba .yazılarınızı takip ediyorum.sizinde söylediğiniz gibi kendıme uygun bir antreman planı buldum ve uygulamaya basladım.2dk koş 4dk yürü ile basladım her hafta arttıracağım.merak etmeyın aylardır yürüyüş yaptığım için bir sıkıntı yok.

    tek sorun haftaiçi aksam saatlerinde dragos sahilde koşacağım ancak sahilin durumunu bilemiyorum.tek başına koşmak sorun olur mu? o sahilin durumunu bilen varsa banada bilgi verirse sevinirim
    teşekkürler

    • hayri ozmeric hayri ozmeric 25 Ocak 2012

      Degerli sporsever Bulsenal, antrenmanlara keyifle devam ettiginizi duymak cok guzel. Bahsettiginiz yuruyus parkurunu hic bilmiyorum, kisaca hic oralara gelmedim, ortami da tanimiyorum. Ancak iki ana kurali soylemeden gecemeyecegim. B i r i n c i s i. yururken veya kosarken kulaklik ile muzik dinlemek aliskanliginiz var ise lutfen bu aliskanliginizi unutunuz. Bu kabil ortamlarda cevreniz ve arkaniz ile gorus ve ses irtibatinizi kaybetmeyiniz. İ k i n c i s i trafige acik yollarda trafigi karsiniza aliniz, diger bir ifade ile sagdan degil soldan gidiniz ki size dogru gelen trafik tehlike yaratacak olursa kendinizi kenara atabilesiniz. En son olarak da spora devam etmenize yardimci olacak psikolojik etkenleri de iceren 7 haziran ve 15 haziran tarihlerinde bu sitede yayinlanan “saglik icin spor …..” makalelerine bir goz atmanizi oneririm. Esenlik ve mutluluklar dilegi ile

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir